Post by Admin on Jul 15, 2020 12:00:13 GMT -5
Ülkemiz her daim üzerinde bulunduğu topraklar açısından değerli bir bölge olmuştur. Bunun en önemli yönü elbette ki Anadolu topraklarıdır. Anadolu iki kıtayı yani Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan bir köprü görevi görmüştür tarih boyunca. Bu sebeple elbette ki doğal olarak Anadolu toprakları birçok kez göç almıştır ve bunun sonucu olarak da zamanla birçok farklı ırk, kültür ve inanıştan toplumun bir arada yaşadığı bir yer haline gelmiştir. Ayrıca eğer ki vaktiniz olursa bu makaleden sonra ani antik kenti konulu makalemizi de okumanızı tavsiye ederiz.
Az önce de bahsettiğim üzere Anadolu bulunduğu konum itibariyle baktığımızda birçok farklı topluluğun yuvası haline gelmiştir. Takdir edersiniz ki birbirinden farklı bu kadar çok toplumun iyi bir biçimde yönetilebilmesi için çok iyi hazırlanmış nizami kanunlar elzem bir noktadır. Dolayısıyla her birimiz buna uygun olarak düzenlenmiş bir toplum anlayışı ve devlet beklerken, bırakın iyi hazırlanmış nizami bir sistemi kendi halkını katleden devletler görmekteyiz.
Bahsettiğim devlet Türklerden önce Anadolu’da çok uzun yıllar hüküm sürmüş olan Bizans İmparatorluğudur. Öyle ki Bizans İmparatorluğu zamanında kendi tebaasından olan Ermenileri bile katletmiştir. Bu açıdan bakarsanız biz Türklerin Ermenileri katletmek ile suçlanmamıza karşın Bizans İmparatorluğu gerçekten de Ermeni halklarını katletmiştir.
Ayrıca unutmadan söylemeliyim ki eğer rehbere ihtiyacınız olursa sizlere Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye edebilirim. Kendisine bu numaradan ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca internette Erzurum gezi rehberi başlığında da bu rehbere rastlayabilirsiniz.
Yüzyıllarca bu şekilde kötü bir yönetim altında kalmış olan halklar elbette ki bu ve bunun gibi problemlerden bıkmış durumdadırlar. Bu açıdan bakarsanız halkın her daim bir değişim isteyeceğini ve yeni uygarlıkların idare şekillerine açık olacağını söyleyebiliriz. Bu yüzden aslına bakarsanız biz Türklerin Anadolu’ya girişi savaşları bir yana bırakırsak toplumsal açıdan oldukça kolay olmuştur.
Türklerin tarihindeki en önemli savaşlardan birisi olan Malazgirt Meydan Muharebesi ile beraber Türkler Anadolu’ya ayak basmışlardır. Bu aşamadan sonra kurulan Anadolu Selçuklu Devleti de bölgeye uzun yıllardan beri gerekli olan huzuru getirerek halka doğru bir adım atmıştır. Hüküm sürdüğü dönem boyunca devletin halka hizmet amacıyla yaptırdığı külliye, kervansaray, medrese gibi yapılar sayesinde de yüzyıllar sonra bile görülebilecek eserler bırakmışlardır.
Az önce de bahsettiğim üzere Anadolu bulunduğu konum itibariyle baktığımızda birçok farklı topluluğun yuvası haline gelmiştir. Takdir edersiniz ki birbirinden farklı bu kadar çok toplumun iyi bir biçimde yönetilebilmesi için çok iyi hazırlanmış nizami kanunlar elzem bir noktadır. Dolayısıyla her birimiz buna uygun olarak düzenlenmiş bir toplum anlayışı ve devlet beklerken, bırakın iyi hazırlanmış nizami bir sistemi kendi halkını katleden devletler görmekteyiz.
Bahsettiğim devlet Türklerden önce Anadolu’da çok uzun yıllar hüküm sürmüş olan Bizans İmparatorluğudur. Öyle ki Bizans İmparatorluğu zamanında kendi tebaasından olan Ermenileri bile katletmiştir. Bu açıdan bakarsanız biz Türklerin Ermenileri katletmek ile suçlanmamıza karşın Bizans İmparatorluğu gerçekten de Ermeni halklarını katletmiştir.
Ayrıca unutmadan söylemeliyim ki eğer rehbere ihtiyacınız olursa sizlere Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye edebilirim. Kendisine bu numaradan ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca internette Erzurum gezi rehberi başlığında da bu rehbere rastlayabilirsiniz.
Yüzyıllarca bu şekilde kötü bir yönetim altında kalmış olan halklar elbette ki bu ve bunun gibi problemlerden bıkmış durumdadırlar. Bu açıdan bakarsanız halkın her daim bir değişim isteyeceğini ve yeni uygarlıkların idare şekillerine açık olacağını söyleyebiliriz. Bu yüzden aslına bakarsanız biz Türklerin Anadolu’ya girişi savaşları bir yana bırakırsak toplumsal açıdan oldukça kolay olmuştur.
Türklerin tarihindeki en önemli savaşlardan birisi olan Malazgirt Meydan Muharebesi ile beraber Türkler Anadolu’ya ayak basmışlardır. Bu aşamadan sonra kurulan Anadolu Selçuklu Devleti de bölgeye uzun yıllardan beri gerekli olan huzuru getirerek halka doğru bir adım atmıştır. Hüküm sürdüğü dönem boyunca devletin halka hizmet amacıyla yaptırdığı külliye, kervansaray, medrese gibi yapılar sayesinde de yüzyıllar sonra bile görülebilecek eserler bırakmışlardır.